Hayallerim, Delorean ve Sen: Aralık 2013

20 Aralık 2013

Vadedilmiş Bir Sergi

SALT Beyoğlu ve SALT Galata'da 5 Ocak'a kadar ücretsiz gezip görebileceğiniz Vadedilmiş Bir Sergi gözlere ve ruha hitap ediyor. Gülsün Karamustafa'nın Türkiye’de ve uluslararası platformda bugüne kadar düzenlenen en kapsamlı sergisinden bahsediyorum. Çağdaş sanatın önde gelen Türk kadın sanatçılarından Karamustafa'nın onlarca eserinin kişiselliği ve bir o kadar da evrenselliğine tanık olmanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Birçok tekdüze sergi ve eserlerle karşılaştırılınca Vadedilmiş Bir Sergi kaçırılamayacak kadar renkli, çeşitli, duygu ve yaşanmışlıklarla dolu. SALT'ın internet sitesinde sergi ve sanatçı hakkında çok güzel ve detaylı şu yazıya göz atabilirsiniz. Aşağıda sergiden fotoğraflar bulacaksınız.
Serginin adına da ilham veren eser Vaat Edilmiş Resimler
1998 - 2004

17 Aralık 2013

Uçuç Böceği XV

Brezilyalı illüstrator Frederico Birchal, popüler film ve dizi kostümlerinden esinlenerek yeni bir seri yaratmış. Kostümlere indirgenerek minimalist bir tarzda yeniden yorumlanan sevilen yapıtların, sevimli ve göze çok hoş gelen görsellerini aşağıda bulabilirsiniz. Aralarında en sevdiğim Back to the Future üçlemesine ait olan. Sanatçının tumblr sitesi için tıklayın.

9 Aralık 2013

Orange Is the New Black

Orange Is the New Black, 2013'ün en güzel dizilerinden. Kadın gözünden, kadınlarla ilgili cesur ve çok katmanlı bir diziyi izlememek olur mu? Dizi hakkındaki yazımı beni konuk yazar olarak ağırlayan Bunu Bugün Öğrendim'de bulabilirsiniz. 

8 Aralık 2013

Misafir Var: Bruce Wayne'in Alternatif Hayatı

Uzun bir aradan sonra üçüncü misafir yazarım karşınızda! İlk konuğumun öyküsü Otobüs'ten sonra ikinci kez kurguyu konuk ediyorum Blog'a. Bu sefer sevgili Hayat'ın alternatif Bruce Wayne hikâyesini okuyacaksınız. Post-modern bir yapıda modern dünyaya kurulan ilginç bağlantılar,yapılan eğlenceli göndermeler ve kendine has şeker/deli/fantastik tarzı ile yazıyla sizi baş başa bırakıyor ve aradan çekiliyorum.



Bruce Wayne'in Alternatif Hayatı

Küçük Bruce Gotham City'nin en havalı sosyete ailelerinden olan Wayne ailesinin biricik, tek şehzadesiydi. Annesi ve babasi Bruce'u çok severdi, oyuncaklar, pahalı kıyafetler, odasına televizyon ve videokaset oynatıcılar almalar mı istersin ne istersin. Ne istese vardı işte Bruce'un. Gerçi hayatta en çok istediği şey olan bir kardeşi yoktu işte. Hafif despottu ailesi, annesi Martha Wayne "Bir tane daha doğuramam Bruce, sen oyun arkadaşı istiyorsun diye ben vücudumu bu sarkmaya maruz bırakamam. Sana o kadar Furby aldık, Pu-chi aldık onlarla oyna. Sıkıldığında Alfred Amcana söyle o da oynar seninle. Değil mi Alfred?" derdi. "Tabi ki hanımefendi, Şehzademizin emrine amadeyim." diye cevaplardı Alfred de yazık.

4 Aralık 2013

Ulm

Ulm, Almanya'nın güneyinde, trenle Münih'e yaklaşık bir saat mesafede ufak bir şehir. Şehri gezme fırsatım olduğu için mutluyum. Hiçbir şey yeni bir yer keşfetmenin beslediği kadar beslemiyor ruhu. Ulm hiçbir zaman gidilmesi gerekenler listemde olmamasına rağmen bu ufak şehrin kıyıda köşede kalan güzellikleri insanı mutlu ediyor. Genel olarak turist mıknatısı birçok Avrupa şehrine göre çok az gezilecek görülecek mekanı var Ulm'un. Bir günlük gezi kâfi.
Şehrin dikkat çeken en önemli yapısı Ulmer Münster (Ulm Kilisesi). Bu kilise halen dünyanın en uzun kilise kulesine sahip. Kilise ayrıca 1890 ve 1901 yılları arasında dünyadaki en uzun yapı imiş.
Fischerviertel olarak adlandırılan Ulm mahallesi ise gözler için keyifli bir ziyafet vaat ediyor. Yarı ahşap evleri, evlerin arasına sızmış kanalları ve dünyadaki en eğik otel olma unvanına sahip Das schiefe Haus şehrin bu kısmında bekliyor sizleri. Piramit şekilli şehir kütüphanesi ise Ulm'un en şık yapıları arasında. Ufak bir ek bilgi olarak da Einstein'ın Ulm doğumlu olduğu verilebilir.
Ulm, en güzel Avrupa şehirleri arasında sayılamasa bile meraklı gözlere sunabileceği ufak güzellikleri olan bir Almanya şehri. Aşağıda şehrin fotoğraflarını bulacaksınız.
Ulmer Münster