American Horror Story
(kısaca AHS), 2011’den beri yayında olan antoloji özelliği taşıyan başarılı,
izlemesi pek bir zevkli korku draması. Glee’nin yaratıcıları Ryan Murphy ve
Brad Falchuk’un imzasını taşıyan AHS, hayatımda daha önce fark etmediğim bir
boşluğu doldurdu; korku dizisi boşluğunu. Murphy, Glee’den önce Nip Tuck’ı
yaratmış ve Glee’nin –bence oldukça sinir bozucu- festivalimsi ve coşku dolu
atmosferinden sonra yeniden karanlık bir projenin kendisine iyi geleceğini
düşünmüş.
American Horror Story’nin
hali hazırda yayınlanmış üç sezonu var. Antolojik özelliğinden bir önceki
paragrafta söz ettiğim dizinin her sezonu birbirinden bağımsız öykülere sahip.
Her sezonun kendine ait alt adları da mevcut. Sırasıyla AHS: Murder House, AHS:
Asylum ve AHS: Coven. Tüm sezonlar dizinin adını aldığı Amerika’da geçiyor.
AHS, hikayesinin altına döşediği, günümüz süper gücü Amerika’nın geçmişine ve
şimdisine attığı eleştirel bakışlarla da televizyonda önemli bir rol
üstleniyor. Dizide kölelik, ırkçılık, LGBT bireylerin maruz kaldığı nefret gibi
insanlığın birçok utancına değiniliyor.
Teker teker her bir
sezona kısa bir bakış atmadan önce belirtmeli ki konular birbirinden tamamen
farklı olsa da, AHS belli bir çekirdek kadroyu şu ana kadar ki her sezonda
korudu ve bu başarılı aktör ve aktrisleri sürekli değişen rollerde izlemenin
yarattığı keyif bile diziyi izlemeye başlamak için yeterli bir sebep. Bahsettiğim
çekirdek kadronun en göze çarpan isimleri Jessica Lange (dizideki performansı
kendisine bir Altın Küre ve bir Emmy kazandırdı) ve Sarah Paulson.
İlk sezon, günümüz Los
Angeles’ında eski ve tekinsiz bir eve taşınan Harmon ailesinin başına gelenler
hakkında. Bu sezonun ana karakteri gizemli cinayet evi. AHS: Murder House, geriye
dönüşlerle hikayesini besliyor, klasik korku öğelerini sıkmayan bir süreklilik
ve kendini izlettiren bir tazelikle kullanıyor ve sezon sürprizleriyle kendine
hayran bırakıyor. Serinin ilk sezonu ayrıca Vera Farmiga’nın küçük kardeşi
Taissa Farmiga’yı büyük kitlelere tanıtıyor, Jessica Lange’i hayranlıkla
izlettiriyor ve bitişinin ardından arkadaşlara hevesle “Bu diziyi izlemeniz
lazım!” dedirtiyor.
AHS: Asylum ise ilk
sezonun ağızda bıraktığı tattan sonra merakla izlenen ve kısa sürede kendisine
bağımlı eden muhteşem bir tür salatası! 1964’te geçen hikaye aynı zamanda bu
sezona dönem dizisi unvanını da kazandırıyor. Korku filmleri dendiğinde
aklınıza gelen hemen hemen her şeyi az veya bol dozda bulabileceğinizi garanti
ediyorum. Jessica Lange’in bu sezonda daha fazla sahnesi var ve kendisine
hayran kalmanıza yol açan bir oyunculuğa izin veren karmaşık karakteri Rahibe
Jude ile Asylum’un en iyi performanslarından birini sergiliyor. Konudan ipucu
vermemek ve deneyimi kısıtlamamak adına burada AHS’nin ikinci sezonunu bir kez
daha övüp son sezona geçiyorum.
AHS: Coven, serinin en
karizmatik ve seksi sezonu. Gene günümüzde geçen sezonun öyküsü cadılar üzerine
kurulu. Eşi benzeri az bulunur karakterleri olan Coven’ın kadrosuna dizinin bu
ayağında emektar oyuncu Kathy Bates ile genç aktris Emma Roberts katılıyor. Ekrandan
hissettirdiği feminen enerjisi ile de büyülüyor Coven. Günümüzdeki sığ vampir
odaklı lise filmlerine, genç yetişkinler ve doğaüstü konularla nasıl güzel
hikaye anlatılır dersi vermesi de cabası. Coven da AHS’nin ilk iki sezonuna
oranla korku atmosferi çok zayıf kalıyor. Fakat siyahlar içindeki cadıların
yarattığı tekinsizlik hissi bu zayıflığı ört bas ediyor bence.
Son olarak haksızlığını dillendirmek istediğim birtakım suçlamadan
bahsedeyim. Dizinin kendisini korku dizisi olarak tanıtıp izleyicisini
korkutamadığını söyleyip, bunu dizinin başarısızlığına yükleyenlere sormak
isterim: Korku filmi sever olarak eksik bulduğunuz öğeler ne oldu? Büyük
ihtimalle sayabildiğiniz tüm öğeleri AHS’de bulacağız. Beni yerimden
zıplatmadı, beraber izlediğimiz arkadaşımın/sevgilimin/kuzenimin/kardeşimin vb.
kolunu sıkı sıkı tutmama hiç gerek kalmadı, gece rüyama girmedi vs. diyenlere
ise kendi dizilerini yaratmalarını ve nelerden korkuyorlarsa içine bol bol
ondan koymalarını tavsiye ediyorum. Ya da kafayı korkmaya takmayı bırakıp, AHS’nin güzelim hikaye ve karakterlerine bırakın kendinizi. Nasıl isterseniz
efendim.
Dördüncü sezon Ekim
2014’te yayınlanacak. Hikayenin 1950’de
geçeceği yapımcılar tarafından açıklandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder